"GÜÇ" ONDA ARTIK!

Martin Luther tam beş asır önce savaşını, ‘’Akıl, Şeytanın fahişesidir’’ diyerek açmıştı…
İnsanın, Ey Luther; Papa ve Vatikan’a savaş açmakta ne var? Sıkıysa gel günümüz CHP’sinde ayak oyunlarına diren diyesi geliyor…
CHP İzmir’in genç, yakışıklı ve karizmatik patronu Deniz Yücel bir kez daha ‘’mıntıka temizliği’’ için kolları sıvadı…
Önce Buca’da Kasım Akdağ’ın bileti kesilmişti şimdi de Tire’de Hakan Şenoyar’ın ipi çekildi…
Kasım Akdağ’ın rakip olması değil, ‘’potansiyel rakip olması’’ yetmişti Deniz yücel ve arkadaşlarına…
Tire’de Hakan Şenoyar ise potansiyel değil, ‘direk rakip’ olmasının bedelini ödedi…
Kasım Akdağ da, Hakan Şenoyar da kendilerine yakışmayan acemiliklerinin faturasını ödemek zorunda kaldı…
En azından her iki hamle de bize şunu gösterdi; ‘’Kurtlar sofrasında düşeni yemek kanundur’’…  
Akdağ’ın Buca’da zaten az olan siyasi kariyer hedefi, telafisi çok zor ve hatta imkansıza yakın şekilde darbe yedi…
Tire’de Hakan Şenoyar’ın durumu ise biraz daha karışık…
99 Marmara depreminde göçüklerin altından saatler sonra sağ salim çıkmayı başaran Hakan Şenoyar için bu yeni kriz nasıl sonuçlanır, tahmin etmek çok zor…
Tire neden önemli?
Son seçimde aday olmasına kesin gözle bakılan Hakan Şenoyar’ın altından’koltuk alınıp, İYİ Parti’ye altın tepsi içinde sunulmuştu…
Geçen süreçte İYİ Parti’nin Tire’den çok rahat bir şekilde vazgeçip gözünü metropoldeki birkaç ilçeye diktiği herkesin bildiği sır olarak uzun zamandır dillendiriliyor…
Vakti zamanı geldiğinde CHP ve İYİ Parti arasındaki pazarlıklarda Tire’nin yeniden CHP’ye dönmesi çok da uzak bir ihtimal değil…
İşte bu olasılık, Hakan Şenoyar’a yönelik operasyonun gerekçesini açıklıyor…
Yoksa, ‘’AK Partili kadınlar çok kızmış, o yüzden hadi Başkan’ı görevden alalım’’ mantığındaki mantıksızlığı açıklamak kolay değil…
CHP, ne zamandır AK Parti’nin ipiyle kuyuya iniyor?
Ne zamandır AK Partililerin isteğiyle iş yapıyor?
Tire’de çok rahat bir şekilde geçiştirilebilecek bir krizden geleceğe yönelik siyasi hesaplarla adım atmak şık değil, adil değil, etik hiç değil…
Deniz Yücel’in şimdiden 2024 hesaplarını kuyumcu titizliğiyle yapması siyasi anlamda tecrübe kazandığını gösteriyor…
Ancak ve ancak; tek aday olduğu seçimden komik bir sonuçla ayrılan bir ismin, kendi ilçesindeki sandıktan ezici bir çoğunlukla çıkmış bir ismi bu kadar kolay harcaması demokrasiye yakışmaz…
Deniz Yücel’in, iki olumsuz hamlesinin yanında hanesine artı yazacak hamlesinin de Buca’ya geleceğinin işaretini verelim…

Buca’ya Erhan Kılıç’ın yerine hazırladığı ismin şimdilik o koltuğa çok yakışacak bir isim olduğunu söylemekle yetinelim…
Ne diyordu Kılıçdaroğlu; ‘’geliyor gelmekte olan…’’.


"GÜÇ" ONDA ARTIK! |  BÜNYAMİN DOBRUCALI